İzleyiciler

8 Eylül 2022 Perşembe

Queer Sanat

 
Bu konu bir araştırmamda kullandığım ve uzun zaman önce yazıp paylaşmayı beklediğim bir konuydu. Felix Gonzales'in bir çalışmasını görmemle başlayan merak sonrası başka neler var acaba diyerek araştırmıştım ve yüksek lisans döneminde kendime ödev konusu olarak seçmiştim. Hem çok başarılı hem de dramatik bir tarafı olan bu işleri bilmeyenlerde bilsin istedim. Artık yayınlanmalı, herkes okumalı diye düşünerek paylaş butonuna basıyorum :) Keyifli okumalar.

Kuir (Queer) Sanat


Sanat tarihine ilişkin “queer deneyim” üzerine tartışmalar, ilk kez 1870 yılında Alman psikiyatrist Carl Friedrich Otto Westphal’ın daha sonra “homoseksüellik” olarak adlandıracağımız “aykırı cinsel duygu” deneyimi üzerine bir makale yazmasıyla başlamıştır. Michel Foucault daha sonra bunu bir dizi koşulun sonucundan ziyade homoseksüelliğin yeni bir kimlik oluşuyla açıklamıştır. Foucault, 1976 yılında yazdığı Cinselliğin Tarihi kitabında “Sodomi şimdiye kadar geçici bir sapkınlık olarak değerlendirildi, fakat eşcinsellik artık yeni bir grubun tanımı oldu,” diyerek queer deneyiminin kimlik siyasetinin önemli bir dalı haline geleceğinin ipuçlarını verdi.




Ancak Queer’in teori olarak ortaya çıkışı ele alındığında geriye gidebileceğimiz tarih çok da eski değildir. 1990 yılında, Judith Butler tarafından Cinsiyet Belası: Feminizm ve Kimliğin Altüst Edilmesi çalışması ile Queer kelimesi teorileşmiştir. 19. yüzyılın başlarında, LGBTİ mensubu bireylere karşı argo, küfür olarak kullanılan “Queer” bugün literatürde kendine yer edinmiş bir teori olarak karşımıza çıkmaktadır. Sanat ve Queer’in birlikteliği 1990’larda post feminist sanatçıların ve post feministlerin LGBT sanatçıların da varolduğunu dile getirmeleri ve özgürleşme hareketleri içerisinde yer almaları konusunda atılımlarda bulunmalarıyla “LGBT ve Queer Feminizm” hareketi kendisini var etmeye başladı.


AIDS Krizi ve 1980’lerdeki Kültür Çatışmaları

Gey kimliği, 1980’lerde AIDS krizinin başlamasıyla birlikte yeni bir mücadele alanı haline geldi. Bu ölümcül hastalık queer sanat topluluklarını tahrip etti. Birçok sanatçı, kötüleşen sağlık durumlarını hükümete ve sağlık kuruluşlarına duyurmak için birer aktivist haline geldi. Sanatçı Félix González-Torres'te bunlardan biridir.  

Felix Gonzales Torres 1957 - 1996


Felix Gonzalez-Torres 1957 yılında Küba’da doğmuş.1964 yılında babasının kendisine aldığı suluboya seti,1970 yılında kız kardeşi ile gönderildiği ve 1 yıl kaldıkları İspanya’daki yetimhane çocukluğunda önemli rol oynamıştır.

1976 yılında kolejden mezun olduktan sonra Puerto Üniversitesi'nde sanat çalışmalarına başlamıştır.

1979 yılında New York’a taşınmış, 1981 yılında Pratt Güzel Sanatlar Enstitüsü fotoğraf bölümünden mezun olmuş, 1986 yılında Venice’e gelerek üniversiteye girmiş ve 1987 yılında masterını tamamlamıştır.



Felix Gonzales Torres - Ross Laycock


Tüm bu seneleri ailesinden ayrı, kedileriyle kalacak yer arayarak ve oradan oraya gezerek geçirmiştir.

1987 yılında Group Material adlı aktivistlerden oluşan sanat topluluğuna katılan sanatçı, 1989’da toplulukla birlikte Berkeley Sanat Müzesine, AIDS konulu çalışmalar için davet edilmiştir.



Felix Gonzales Torres, İsimsiz (Ross'un Los Angeles'da Portresi), 1991


Sanatçının İsimsiz (Ross’un Los Angeles’da Portresi) adlı çalışması, 79 kilo şekerle oluşturulmuş bir enstalasyon çalışmasıdır. Bu 79 kilo şeker Felix Gonzales'in AIDS yüzünden ölen partneri Ross Laycock’un vücut ağırlığını temsil eder. Ross'a AIDS tanısı konulduğu gün doktoru 79 olan ideal kilosunu koruması gerektiğini söylemiştir. Bu acıyla Torres kendisini meşhur eden ve kariyerinin en parlak çalışmalarından biri olan bu yerleştirmeye imzasını atmıştır. 



Felix Gonzales Torres vRoss Laycock



Torres sergi alanına yığılan ve toplam ağırlığı 79 kg olan binlerce kağıtlı şekerden oluşan bu çalışmasında, izleyicilere şekerlerden dilediği kadar alma özgürlüğü tanımıştır. Gün boyu eksilen şeker yığını, her akşam tartılıyor ve üzerine yenileri eklenerek 79 kiloya tamamlanıyordu. Böylece şeker tükendikçe Laycock’un çektiği acı ve nihayetinde ölümü görünürlük kazanıyor, sanatçı sevgilisinden gün be gün geri alınan hayatını ona geri verme çabasını anlatıyordu.


Felix Gonzales Torres, Perfect Lovers, 1991.


Felix Gonzalez-Torres'in 'Perfect Lovers' eserine ilk bakışımızda sadece iki asenkron saat görürüz. Bu çalışmasında aynı anda aynı saati gösteren iki saatin zamanla senkronizasyonu bozulur ve saatlerden birisinin pili daha çabuk biter. Sanatçı burada sadece iki saatle. iki sevgiliyi ve ölümü şiirsel şekilde anlatmayı başarmıştır.

Felix Gonzales Torres, İsimsiz, 1991


Ross, 1990 yılında öldü. Torres, sevgilisinin öldüğü gün İsimsiz adlı bir başka çalışmasını New York sokaklarındaki reklam panolarına yerleştirdi. Yatak boştu, yastıklar ise bitişik. Torres, sevgilisinden 6 yıl sonra aynı amansız hastalığa yakalanarak 38 yaşında hayata gözlerini yumdu.




Kaynak: www.mimarcasanat.com, www.salom.com