İzleyiciler

6 Aralık 2014 Cumartesi

Anamorfoz ya da Anamorphic (anamorfik) Nedir?

Görme duyusuyla algılanamayan, belirli bir biçime sahip değilmiş gibi görünen çizim, fotoğraf veya nesnelerin özel bir bakış açısından algılanabilir olması anlamına gelir. Anamorphic tasarım, ancak belirli bir bakış açısından algılanabilir ve simgesel düzende bir yere oturtulabilir.

Yunancadan gelen anamorphic kelimesi “yeniden form” vermek anlamına gelir.

Anamorphic kelimesi sanatçılar tarafından dilimizde ‘anamorfoz’ olarak geçmiş olsa da Türk Dil Kurumu daha bu kelimeyi Türkçemiz içine eklememiştir. Anamorfoz görsel sanatlarda, bir resmin belirli bir noktadan bakıldığında normal, başka bir noktadan bakıldığında ise çarpık ve bozuk halde görülen bir perspektif tekniğidir.

Baktığınızda anlamsız gözüken anamorfoz tekniği ile yapılmış tasarımı incelerken doğru bakış açısını bulduğunuzda resmin içinde saklı detayı yakalayabiliyorsunuz. Bazı anamorfoz tasarımlarda resim eğik yüzeyli bir aynaya tutulursa, çarpıklık ortadan kalkar ve normal görüntü elde edilir.
Anamorfoz un çok kısa tarihi

Erken Rönesans döneminde, Avrupalı sanatçılar, perspektife hâkim olmaya başlar ve anamorfoz sanatının en basit türü tarafından büyülenirler.

16ıncı, 17inci ve 18inci yüzyılların anamorfozun altın çağıydı. Tehlikeli siyasal ifadeler, kâfirlerle ilgili fikirler ve hatta erotik şekilleri gizlemenin ideal bir yolunu sağladı.
Anamorfoz silindiri

Bir çeşit yanılsama yöntemidir. Resmin merkezine silindir bir ayna yerleştirip bakıldığında, ayna üzerinde çıkan değişik resme anamorfoz silindiri denir. Yansıtıcı koninin ve yansıtıcı silindirin kullanıldığı anamorfoz ilk olarak 17inci yüzyılda yaratıldı. Bu teknik 17inci ve 18inci yüzyıllar esnasında doğu’da da popüler oldu.

Leonardo da Vinci

Anamorphic perspektifiyle ilk olarak deney yapan Leonardo da Vinci’dir. Onun 1485’te yaptığı bir göz, anamorphic çizimi ile perspektifin bu geometrisine en erken katkıda bulunanların biriydi.



Hans Holbein

İlk anamorfoz resimler Leonardo Da Vinci tarafindan yapilmis, ama klasikler arasinda en ünlüsü 1533 tarihli Holbein’in 1533) tablosudur. Holbein’ın. bu tabloda iki sefirin önünde, yerde duran ve anlamsız bir döşeme deseniymiş gibi görünen şey, tabloya yandan ve hafifçe başınızı yana eğerek (“yamuk”) baktığınızda, bir kafatası olarak algılanır.”







Bugünlerde anamorfoz sanatı, Stván Orosz, Kelly M. Houle, Julian Beever ve Felice Varini ile yeniden yükselmiş oldu.



Julian Beever

İngiliz kaldırım ressamıdır. İngiltere, Fransa, Almanya, ABD, Avustralya ve Belçika’da kaldırımlar üzerinde yaptığı çalışmalarıyla ünlüdür. Çizimlerine şaşırtıcı bir üç boyutlu göz yanılması katmaktadır. resimlerine belirli bir açıdan bakıldığında üç boyutlu görünüm sergiliyor ve ortaya çok güzel bir görüntü çıkıyor… anamorphose tipi resim yapmakla ünlü bir sanatkardır. Kaldırımlar üzerinde çalışmaktadır. Resimlerine sadece belli bir açıdan bakıldığında 3 boyutlu olarak gözükür. Yanlış açıdan bakıldığında ise hiç bir manası olmayan saçma sapan resimler ortaya çıkar. Beever yaptığı resimlerle bir anamorfoz oluşturuyor yani çizimlere doğru açıdan bakıldığı zaman karşınıza realistik bir 3D görünümü çıkıyor.






Kurt Wenner

Bu ressamin sokak resimleri Julian Beever’a gore daha sanatsal. Eserleri daha goze hitab eden cinsten.




Istvan Orovitz

Yaptığı resmin merkezine dış tarafı ayna olan bir silindir yerleştirilip bakıldığında, ayna üzerinde bambaşka bir resim çıkıyor.






Burada, Orovitz, üç ayrı açıdan görülebilen merdivenin gerçek üç boyutlu bir takımını kullandı. İlk iki açısı, tamamen çarpıtılan olan merdiveni çıkıyor olan bir figürü gösterir.












Kaynak: http://www.hayatagaci.biz.tr




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder